logologo
  • Ana Sayfa
  • Özgeçmiş
  • Hizmetler
  • Blog
  • İletişim
logologo
  • Ana Sayfa
  • Özgeçmiş
  • Hizmetler
  • Blog
  • İletişim
  • Ana Sayfa
  • Özgeçmiş
  • Hizmetler
  • Blog
  • İletişim
featured_image

Ergenlerde Sosyal Kaygı ile Baş Etme Yolları

10 Temmuz 2025 Aslıhan Bereketoğlu Çocuk ve Ergen Psikolojisi

Geçtiğimiz yazımızda, Çocuklarda Tik Bozuklukları ve Duygusal Sebepleri başlığı altında, çocukların duygusal dünyalarının davranışlarına nasıl yansıdığını ele almıştık. Bu kez, gelişimin bir diğer hassas dönemi olan ergenlikte sıkça karşılaşılan sosyal kaygıya odaklanıyoruz.

Yazı İçeriği

  • Sosyal Kaygı Nedir?
  • Ergenlerde Sosyal Kaygı ile Baş Etme Yolları
    • Sosyal Kaygının Belirtileri Nelerdir?
    • Neden Bazı Ergenlerde Sosyal Kaygı Gelişir?
    • Sosyal Kaygı ile Baş Etmenin Yolları
    • Ailenin Rolü ve Destekleyici Yaklaşım
    • Her Adım Değerlidir

Ergenlik, kimlik arayışının, sosyal çevreyle uyum sağlamanın ve bağımsızlık ihtiyacının en yoğun yaşandığı dönemlerden biridir. Bu süreçte gençler, akran ilişkilerinden akademik başarılara kadar birçok alanda değerlendirilme ve yargılanma baskısı hisseder. Bu baskı, zaman zaman içe kapanmaya, yoğun kaygıya ve sosyal ortamlardan kaçınmaya yol açabilir. Her birey için farklı şekillerde ortaya çıkan sosyal kaygı, ergenlerin hem psikolojik hem de sosyal gelişimlerini derinden etkileyebilir.

Bu yazıda, ergenlerde sosyal kaygının nedenlerini, belirtilerini ve başa çıkma yollarını sade bir dille ele alacağız.

Sosyal Kaygı Nedir?

Sosyal kaygı, kişinin başkaları tarafından olumsuz değerlendirileceğine dair yoğun ve sürekli bir endişe yaşaması durumudur. Bu kaygı, genellikle sosyal ortamlarda, kalabalıkta ya da performans gerektiren durumlarda ortaya çıkar. Sosyal kaygıya sahip bireyler, başkalarının gözünde küçük düşme, utanma ya da eleştirilme korkusuyla hareket ederler. Bu durum, günlük hayatın akışını bozabilir ve kişinin sosyal ilişkilerden kaçınmasına yol açabilir.

Ergenlik döneminde bu kaygı türü daha da belirginleşebilir çünkü gençler, çevrelerinden gelen onay ve aidiyet ihtiyacını daha yoğun hisseder. Akran baskısı, kabul görme arzusu ve sosyal karşılaştırmalar, kaygıyı tetikleyen unsurlar arasında yer alır. Sosyal kaygının şiddeti, bireyden bireye farklılık gösterir; kimi genç yalnızca belirli durumlarda kaygı yaşarken, kimisi bu duyguyla sürekli mücadele eder.

Erken fark edilip doğru adımlarla destek sağlandığında, sosyal kaygı zamanla hafifleyebilir ve birey sağlıklı sosyal ilişkiler kurmayı öğrenebilir. Ancak kaygının görmezden gelinmesi veya yanlış yönlendirilmesi, ilerleyen yıllarda bireyin hem özgüvenini hem de yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle sosyal kaygıyı anlamak, yalnızca semptomları tanımak değil, kişinin içsel dünyasını ve ihtiyaçlarını görmek anlamına gelir.

Ergenlerde Sosyal Kaygı ile Baş Etme Yolları

Sosyal kaygı, ergenlik döneminde ortaya çıkan en yaygın duygusal zorluklardan biridir. Bu kaygı türü, bireyin sosyal ortamlarda değerlendirileceğine, yargılanacağına veya reddedileceğine dair yoğun ve genellikle gerçekçi olmayan bir korku yaşamasına sebep olur. Özellikle ergenlik döneminin hassas yapısı düşünüldüğünde, sosyal kaygının bu dönemdeki etkileri hem psikolojik hem de akademik alanlarda belirginleşir.

Sosyal kaygıya sahip gençler, başkalarının dikkatini çekecekleri durumlarda aşırı endişe yaşar, kalabalık ortamlardan kaçınır ve bazen en yakın çevresine bile duygularını açmakta zorlanır. Bu kaygı zamanla yalnızlık, özgüven eksikliği ve depresif belirtilerle birleşerek daha derin sorunlara yol açabilir. Bu yüzden erken farkındalık ve doğru adımlarla desteklemek oldukça önemlidir.

Sosyal Kaygının Belirtileri Nelerdir?

Her genç zaman zaman sosyal ortamda tedirginlik hissedebilir. Ancak sosyal kaygı bozukluğu, bu endişenin sürekli, yoğun ve yaşam kalitesini etkiler hale gelmesidir. En sık görülen belirtiler şunlardır:

  • Toplum önünde konuşmaktan, sınıfta söz almaktan kaçınmak
  • Yeni insanlarla tanışmaktan veya sosyal etkinliklere katılmaktan geri durmak
  • Kalabalık ortamlarda huzursuzluk, terleme, titreme, yüz kızarması yaşamak
  • Kendi davranışlarını sürekli sorgulamak, hata yapma korkusuyla içe kapanmak
  • Yoğun kaygı nedeniyle baş, mide ağrıları veya uyku problemleri yaşamak

Bu belirtiler zamanla sosyal izolasyona ve genç bireyin benlik algısında zedelenmeye yol açabilir.

Neden Bazı Ergenlerde Sosyal Kaygı Gelişir?

Sosyal kaygının tek bir nedeni yoktur. Genetik yatkınlık, çocuklukta yaşanan travmalar, eleştirel ebeveyn tutumları veya başarısızlık korkusu gibi pek çok etken bir araya gelerek sosyal kaygının ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bazı ergenler daha duyarlı ve içe dönük bir kişilik yapısına sahip oldukları için, sosyal durumlarda kaygı geliştirmeye daha yatkındır.

Ayrıca sosyal medyanın ve dijital iletişimin gençlerin hayatında merkezi bir yer edinmesi, sosyal kaygıyı tetikleyebilir. Her an görünür olma ve kıyaslanma baskısı, gençlerin kendilerini sürekli olarak yeterli hissetmeme riskini artırır.

Sosyal Kaygı ile Baş Etmenin Yolları

Sosyal kaygı, doğru yöntemlerle yönetilebilir ve zamanla etkisini kaybedebilir. Her bireyin farklı olduğunu unutmadan, uygulanabilecek temel yaklaşımlar şunlardır:

  • Küçük adımlarla sosyal durumlara maruz kalmak ve başarı hissini pekiştirmek
  • Gerçekçi olmayan düşünceleri sorgulamayı öğrenmek
  • Derin nefes ve gevşeme teknikleriyle bedensel tepkileri hafifletmek
  • Aile ve güvenilir arkadaş çevresinden duygusal destek almak
  • Sosyal beceri eğitimleri veya terapi süreçlerine katılmak

Bu yaklaşımlar, kaygının kontrol altına alınmasında önemli adımlar olabilir. Özellikle duyguların bastırılmadan ifade edilmesi, ergenin kendini değerli ve güçlü hissetmesini sağlar.

Ailenin Rolü ve Destekleyici Yaklaşım

Ergenlikte sosyal kaygının aşılmasında aile desteği büyük önem taşır. Çocuğun hissettiklerinin küçümsenmemesi, yargılamadan dinlenmesi ve anlayışla karşılanması, kaygının şiddetini azaltır. Zorlayıcı veya eleştirel tutumlar yerine sabırlı ve şefkatli bir yaklaşım benimsemek, çocuğun kendini ifade edebilmesine olanak tanır.

Aileler ayrıca sosyal başarıları küçük de olsa takdir ederek, olumlu davranışları pekiştirebilir. Bu yaklaşım, gencin özgüveninin güçlenmesine doğrudan katkıda bulunur.

Her Adım Değerlidir

Her birey, kendine özgü bir hızda büyür ve değişir. Ergenlikte yaşanan sosyal kaygılar, doğru anlayış ve destekle zamanla yerini özgüvene ve sağlıklı sosyal ilişkilere bırakabilir. Unutulmamalıdır ki her adım, her çaba değerlidir ve bu süreçte atılan küçük adımlar bile uzun vadede büyük dönüşümlere yol açar.

Eğer çocuğunuzda benzer belirtiler gözlemliyorsanız veya kendi içinizde bu duygularla mücadele ediyorsanız, bir uzmanın desteğiyle süreci daha sağlıklı bir şekilde yönetmek mümkündür. Her zaman yalnız olmadığınızı bilmek ve iç dünyanızı güvenle paylaşabilmek, değişimin kapılarını aralamanın ilk adımıdır.


Bir sonraki yazımızda, hem ergenlik hem de yetişkinlik döneminde sıkça karşılaşılan bağımlılık davranışlarını ele alacağız. Bağımlılığın sadece madde kullanımına değil, teknoloji, alışveriş, sosyal medya gibi günlük alışkanlıklara da nasıl yansıyabileceğini, bu davranışların arkasında yatan psikolojik süreçleri ve sağlıklı başa çıkma yollarını sade ve anlaşılır bir dille inceleyeceğiz.

Benzer Yazılar:

  1. Sosyal Fobi (Sosyal Anksiyete Bozukluğu) Nedir ve Nasıl Geçer?
  2. Kaygı Bozukluğu ile Baş Etmenin 5 Etkili Yolu
  3. Eşinizin Size Karşı İlgisiz Olmasının Nedenleri
  4. Kendini Yalnız Ve Değersiz Hissetmek: Psikolojik Nedenleri ve Çözümleri
Prev
Bakırköy & Ataköy Psikolog - Aslıhan Bereketoğlu

Aslıhan Bereketoğlu, 2015 yılında Okan Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde lisans eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra, Marmara Üniversitesi’nde 300 saat teorik ders, 120 saat uygulama ve 30 saatlik süper vizyon eğitimini içeren 450 saatlik “Aile Danışmanlığı” sertifika programını başarı ile tamamladı ve “Aile Danışmanı” ünvanı kazandı.

2016 yılında Uzmanlığını tamamlamak üzere Arel Üniversitesi “Klinik Psikoloji” yüksek lisans eğitimini aldı ve 2016 yılında Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’ nde psikolog olarak çalıştı.

Devamını Okuyun…

Hizmetlerimiz

  • Ergen Terapisi
  • Bireysel Terapi
  • Çocuk Terapisi
  • Aile ve Çift Terapisi
  • Evlilik Öncesi Danışmanlık
  • Evlilik Danışmanlığı ve İlişki Terapisi

İletişim

Ataköy 7-8-9. Kısım Mah. Çobançeşme E-5 Yanyol, (yenibosna metrobüs durağındaki airport avm sağındaki bloklardayız) Nivo Ataköy Rezidans, Bakırköy – İstanbul

[email protected]

0544 415 02 15

Aslıhan Bereketoğlu © 2025

whatsapp-logo